1. Genel Olarak

Limited şirket, esas sermayesi belirli olan, bir veya daha çok tüzel ya da gerçek kişi tarafından kurulan ortaklık şekli olup  (TTK m. 573/1), bir sermaye şirketidir (TTK m. 124/2).

Limited ortaklıklarda genel kurul Türk Ticaret Kanunu 536. ve 539. maddelerinde düzenlenmiş olup limited şirketin zorunlu organlarından biridir. Bu organ ortaklık bakımından temel kararların alındığı bir organ olma özelliği taşımaktadır. Genel kurulun en önemli özelliklerinden birisi de müdürlerin atanıp görevden alınmalarını sağlamasıdır. Ancak genel kurulun bu özelliği onu müdürlere nazaran üst bir organ haline getirmez zira TTK m. 616  gerekçesinde de limited ortaklıklardaki organlar arasında bir “işlevler ayrılığı” ilkesi olduğu belirtilmiştir. Ortaklığın faaliyetlerinin yürütülmesinde şüphesiz ki en önemli karar mekanizması olan genel kurulun alacağı kararlarda sağlaması gereken nisaplar, alınacak kararların niteliğine göre değişiklik gösterecektir.

2. Yeter Sayıların Sınıflandırılması

Limited şirketler genel kurulunda uygulanacak nisaplar üçlü bir tasnife gidilerek belirlenir. Bu sınıflandırma alınacak kararların niteliğine göre yapılmaktadır.

  • Olağan Kararlar (TTK m. 620): Toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu,
  • Önemli Kararlar (TTK m. 621): Temsil edilen oyların 2/3’ü,
  • Şirket Sözleşmesinin Değiştirilmesine İlişkin Kararlar (TTK m. 589): Esas sermayeyi temsil eden ortakların 2/3’ü,

ile alınabilir. Türk Ticaret Kanunu hükümlerince şirket sözleşmesinde aksine bir hüküm yer almadıkça seçim kararları dahil her türlü karar TTK m. 620 hükmünce toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile alınır. Anonim şirketlerin aksine limited şirketlerde olağan kararlarda toplantı yeter sayısı aranmaz. TTK m. 589 (şirket sözleşmesinin değişikliği) ve TTK m. 621 (önemli kararlar) kanunda aksi düzenlenen durumlardan olup bu kuralın istisnasını teşkil etmektedir.

3. Çoğunlukların İncelenmesi

Karar alınabilmesi için gerekli olan çoğunluklara ilişkin çeşitli sınıflandırmalar bulunmaktadır.

Çoğunluk çeşitleri salt (mutlak) çoğunluk, nispi (adi, basit) çoğunluk, ağırlaştırışmış (nitelikli, özel) çoğunluk olmak üzere üç farklı kategoride incelenir.

  • Salt (Mutlak) Çoğunluk

Oy verenlerin yarısından bir fazlasını gerektiren oy çokluğunu ifade eder. Tek sayılarda, yarının yarım fazlasını gerektirir. TTK m. 620’deki olağan kararların alınması için salt çoğunluk kullanılır. Çekimser ya da geçersiz oylar hesap yapılırken dikkate alındığı için olumsuz / aleyhe bir sonuç doğururlar.

  • Nispi (Adi, Basit) Çoğunluk

Karar verilmesi için salt çoğunluğun aranmadığı durumlardır. Kabul oylarının, red oylarından fazla olması çoğunluğun sağlanması için yeterlidir.  Geçersiz ve çekimser oylar hesaba katılmaz.

  • Ağırlaştırılmış (Nitelikli, Özellikli) Çoğunluk

Salt çoğunluğun üzerindeki çoğunluğu ifade eder. Önemli kararlar ve şirket sözleşmesi değişikliklerinde nitelikli çoğunluk aranır.

4. Hazır Bulunanlar Listesi ve Genel Kurula Katılabilecekler

Karar yeter sayısının sağlanıp sağlanılamadığının tespit edilebilmesi için genel kurul toplantısına katılan pay sahibinin ne kadar oya ve paya sahip olduğunun tespit edilebilmesi gerekir.

Hazirun cetveli diğer bir ifadeyle hazır bulunanlar listesi belirsizliğin giderilmesi ve yeter sayının sağlanıp sağlanamadığının tespiti açısından önem arz etmektedir. Hazirun cetveli, oydan yoksun pay sahiplerinin tespit edilebilmesi açısında da mutlaka düzenlenmesi gereken bir unsurdur.

Hazır bulunanlar listesinin düzenlenmemesinin ise nasıl bir sonuca yol açacağı öğretide farklı görüşlerle açıklanmaktadır. MOROĞLU’na göre hazirun cetvelinin hiç düzenlenmemiş olması ya da gereğince düzenlenmemiş olması kararın varlığını etkilemez, geçerliliğini etkiler. Diğer bir ifadeyle bu durum iptal edilebilirliğe davet çıkarır.

TEOMAN’a göreyse hazirun cetvelinin hiç düzenlenmemiş olması yokluk yaptırımına yol açacaktır.

5. Temsil Edilen Oy

TTK m. 620 “toplantıda temsilen edilen oyların salt çoğunluğu”na ilişkin bir düzenleme yaptığından limited şirketlerde tüm oylardan ziyade “temsil edilen oy” kavramının öne çıktığı görülmektedir. Burada tartışmalı olan husus “temsil edilen” oy kavramının şirketteki tüm oyların temsil edilen kısımları mı yoksa toplantıda temsil edilen oyların kısımları mı olduğudur. Öğretide temsil edilen oy kavramının “toplantıda temsil edilen” oylar olduğu yönünde olan görüş hakimdir. Bu kavram karar yetersayısı açısından önem kazanmaktadır. Şöyle ki salt çoğunluk TTK m. 620 gereğince temsil edilen oy sayısına göre belirlenecektir.

6. Şirket Sözleşmesi ile Karar Yeter Sayısının Değiştirilmesi ve Toplantı Yetersayısı Öngörülebilmesi

TTK m. 620 “Kanun veya şirket sözleşmesinde aksi öngörülmediği takdirde, seçim kararları dâhil, tüm genel kurul kararları, toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile alınır.” Şeklinde yapmış olduğu düzenlemeyle söz konusu çoğunluk için aksinin öngörülebileceğini hüküm altına almıştır. Doktrinde bu düzenlemeye ilişkin olarak bir görüş birliği bulunmamakla beraber karar yetersayısının ağırlaştırılabileceği ancak hafifletilemeyeceği görüşü hakimdir. Ancak bazı yazarlar hafifletmenin de mümkün olabileceğini nitelikli çoğunluk yerine nispi çoğunlukla da karar alınabileceğini savunmaktadır.

7. Şirket Sözleşmesinin Değiştirilmesi

Türk Ticaret Kanunu m. 589 “Aksi şirket sözleşmesinde öngörülmediği takdirde, şirket sözleşmesi, esas sermayenin üçte ikisini temsil eden ortakların kararıyla değiştirilebilir. 621 inci madde hükmü saklıdır.” Şeklinde yaptığı düzenleme ile şirket sözleşmesinin değiştirilebileceğini hüküm altına almıştır. Burada üzerinde durulması gereken husus belirtilen yetersayının karar yetersayısı mı yoksa toplantı yetersayısı mı olduğudur. Öğretide bu yetersayının bir karma yetersayı olduğu, hem karar hem de toplantı yetersayısı olarak anlaşılması gerektiği görüşü hakimdir.

8. Önemli Kararlar

TTK m. 621 önemli kararların neler olduğunu belirtmiştir. Buna göre şirket işletme konusunun değiştirilmesi, oyda imtiyazlı esas sermaye paylarının öngörülmesi, esas sermaye paylarının devrinin sınırlandırılması, yasaklanması ya da kolaylaştırılması, esas sermayenin artırılması, rüçhan hakkının sınırlandırılması ya da kaldırılması, şirket merkezinin değiştirilmesi, müdürlerin ve ortakların, bağlılık yükümüne veya rekabet yasağına aykırı faaliyette bulunmalarına genel kurul tarafından onay verilmesi, bir ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması ve bir ortağın şirket sözleşmesinde öngörülen sebepten dolayı şirketten çıkarılması ve şirketin feshine ilişkin kararlar temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması hâlinde alınabilecektir.

Burada üzerinde durulması gereken husus belirtilen yetersayıların nasıl yorumlanacağıdır. Şöyle madde de sayılan önemli kararların alınabilmesi için toplantıda temsil olunan oyların en az 2/3’ünün olumlu oy vermesi ya da bu oylar oy hakkı bulunan sermayenin tamamının salt çoğunluğunu temsil etmesi yeterli olacak mıdır? Diğer bir ifadeyle bu iki şarttan birinin gerçekleşmesi yeterli midir yoksa burada bir “çifte yetersayı” mı kabul etmek gerekmektedir? Bu tartışmaya ilişkin olarak öğretide bir görüş birliği bulunmamaktadır. AKBAY gibi bazı yazarlar burada bir çifte çoğunluk sistemi benimsendiğini ve çifte engel kuralı oluşturulduğunu dolayısıyla iki şartın da aynı anda gerçekleşmesi gerektiğini savunmaktadır.

ÇAMOĞLU gibi bazı yazarlar ise burada bir çifte engel kuralı olmadığını, madde metninde belirtilen “oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğu” ifadesinin toplantı yeter sayısını belirlediği, “temsil edilen oyların en az üçte ikisi” ifadesininse karar yetersayısı olduğunu savunmaktadır.

9. Oybirliğine İhtiyaç Duyulan Kararlar

TTK m. 621/3 oybirliği ile alınacak kararları hüküm altına almıştır. Bu düzenlemeye göre bir ortağın şirketten çıkarılma sebeplerinin sonradan şirket sözleşmesine konulabilmesine dair sözleşme değişikliği, şirket sermayesini temsil eden tüm ortakların genel kurul toplantısında oy birliği ile karar alması neticesinde gerçekleşebilir.

10. Ek Ödeme Yükümlülüğü ve Yan Edim Yükümlülüğünün Öngörülmesine İlişkin Kararlar

TTK m. 607 “Şirket sözleşmesini değiştirip, ek ya da yan edim yükümlülükleri öngören veya mevcut yükümlülükleri artıran genel kurul kararları, ancak ilgili tüm ortakların onayıyla alınabilir.” Düzenlemesini yapmıştır. Bu bağlamda ek ödeme yükümlülüğü ve yan edim yükümlülüğüne ilişkin her türlü düzenleme için oy birliğine ihtiyaç duyulacaktır.

11. Yapısal Değişiklikler

Birleşme, bölünme ve tür değiştirmeler TTK m. 134 – 194 maddelerinde düzenlenmiştir. Uygulamada şirket evlilikleri olarak da belirtilen bu husus çeşitli sebeplere dayanarak gerçekleştirilen işlemleri kapsar. Örneğin birden fazla şirkete sahip olan ortaklıklarda artık faal olmayan şirketleri bir araya toplamak amacıyla birleşme, güç birliğini sağlamak amacıyla birleşmenin gerçekleşmesi görülmektedir. Ticari işletmelerin devrinde korunmaya çalışan şirketin bütünlüğü ilkesi şirket evliliklerinin de temelini oluşturur. Bu bağlamda uygulamada yapısal değişikliklerin çok sık görüldüğü ve buna ilişkin yetersayılar bağlamında TTK’da sermayenin en az ¾’ünü temsil eden paylara sahip bulunmak koşuluyla tüm ortakların ¾’ünün olumlu oyuyla yapısal değişikliklerin gerçekleşebileceği hüküm altına alınmıştır. (TTK m.151/1-c)

12. SONUÇ

Türk Ticaret Kanununda yetersayılara ilişkin yer alan düzenlemeler farklı yorumlar çıkartılmasına elverişlidir. Örneğin TTK m. 620’de yer “aksi öngörülmediği takdirde” ifadesi çeşitli tartışmalara yol açmaktadır. Konu hakkında öğretide yer alan görüşlere yukarıda değindiğimiz için zikretmekle yetiniyoruz.

Yine benzer bir probleme TTK m. 621’de rastlanmaktadır. Burada yer alan düzenlemenin çifte şart mı yoksa kategorik bir ayrım mı yaptığı hükümden net olarak anlaşılamamakta ve uygulamada yorum farklılıklarına yol açmaktadır.

Limited şirketler olağan kararlarında bir toplantı yeter sayısı aranmıyor olması, anonim şirketlerde ise TTK m. 418 gereğince bir yeter sayı aranması yasa koyucunun iradesinin hangi motivasyonla bu şekilde bir düzenleme yaptığının anlaşılmasını güçleştirmektedir. Gerçekten de uygulamada da görüldüğü üzere daha fazla pay ve pay sahibi barındıran anonim şirketlerde bu şekilde bir düzenleme yapılırken daha az ortağa ve paya sahip limited şirketlerde bir yetersayının aranmamasının gerekçesinin ne olduğu tam olarak anlaşılamamaktadır.

Doktrinde bazı yazarların da (örneğin MOROĞLU) ifade ettiği üzere kanun maddelerinin daha anlaşılabilir şekilde düzenlenmesi, kanunun yeknesak olarak uygulanabilirliği açısından daha isabetli olacaktır.

M. Tolunay Akay'ın makalelerini beğendin mi? Sosyal medyadan takip et!
Comments to: Limited Ortaklıklarda Nisaplar

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ek ekle - Sadece PNG, JPG, JPEG ve GIF desteklenir.

Login

Hoş Geldiniz!

Üye olarak beğendiğiniz yayınları takip edebilir ve içerik oluşturarak siz de katkıda bulunabilirsiniz.
Hepsi Bu
Registration is closed.